Suudi Arabistan Yemen’i neden vuruyor? İsrail’e karşı tek bir adım atamayan Suudiler Yemen’deki Husi militanlarına acımadan saldırıyor.
ISNA’YA göre bu kaynak Arabi21’e Suudi Arabistan’ın bu konuda ABD ile anlaşmaya vardığını söyledi.
Kaynak, bu anlaşmanın aynı zamanda “Patriot” füze sistemlerinin kurulmasını ve Yemen’in kuzey sınır bölgelerinde Suudi kuvvetlerine eğitim misyonlarının sağlanmasını da içerdiğini söyledi.
Yemen’in istifa eden hükümetine sadık güçlerin bu bölgelerde konuşlandırıldığı bildiriliyor. Kaynak, güney sınırlarında konuşlandırılacak ABD askerlerinin sayısı hakkında daha fazla ayrıntı vermedi.
Suudi Arabistan Yemen’i Neden Vuruyor
Son yıllarda Suudi Arabistan ve Yemen sınırları Aralık ayında bir yandan Ensarullah güçleri, diğer yandan Suudi askerleri ve Suudi liderliğindeki Arap Koalisyon güçleri arasında şiddetli çatışmalara sahne oldu.
Ancak iki ülke arasındaki yaklaşık 400 kilometrelik sınır hattında, özellikle Saada’dan Havva’ya ve Hac kadar uzanan bölgede gergin ve şiddetli bir atmosfer hakim.
- Bu rapora göre Saada, Yemen’in kuzeyindeki Ensarullah’ın ana üssü olarak kabul ediliyor.
- Bu bölge, 9‘u Suudi Arabistan’ın güneyinde Necran, Cizan ve Asir sınırlarında bulunan 12 alt bölgeden oluşmaktadır.
Yemen İç Savaşı’nın Geçmişi
Yemen’in iç savaşı, 2014 yılında Husi isyancıların — İran’la bağlantıları olan ve Sünni hükümete karşı ayaklanma geçmişi olan Şii isyancıların — Yemen’in başkenti ve en büyük şehri Sanaa’nın kontrolünü ele geçirerek daha düşük yakıt fiyatları ve yeni bir hükümet talep etmesiyle başladı. Başarısız müzakerelerin ardından isyancılar, Ocak 2015‘te cumhurbaşkanlığı sarayını ele geçirerek Cumhurbaşkanı Abd Rabbu Mansur Hadi ve hükümetinin istifasına yol açtı.
Mart 2015‘ten itibaren, Suudi Arabistan liderliğindeki bir Körfez Devletleri koalisyonu, ABD ile Husi isyancılarına karşı ekonomik izolasyon ve hava saldırıları kampanyası başlattı. Lojistik ve istihbarat desteği. Hadi, Şubat 2015‘te Sanaa’dan kaçtıktan sonra istifasını iptal etti. Güney liman kenti Aden’den yönetmek üzere kurulan BM destekli geçiş konseyi’ni karmaşıklaştırdı. Ancak bir Husi ilerlemesi, Hadi’yi Suudi Arabistan’a sürgün edilmek üzere Aden’den kaçmaya zorladı.
O yıl Aden’e dönmeye çalışırken, sonunda sürgünde başkan olarak hüküm sürdü. Suudi Arabistan liderliğindeki İran ve Körfez ülkeleri de dahil olmak üzere Yemen’deki çatışmaya bölgesel güçlerin müdahalesi, ülkeyi daha geniş Sünni–Şii ayrımı boyunca bölgesel bir vekalet mücadelesine de sürükledi. Haziran 2015‘te Suudi Arabistan, İran’ın Husilere tedarik etmesini önlemek için bir deniz ablukası uyguladı.
Buna karşılık İran, iki ülke arasında askeri tırmanış riskini artıran bir deniz konvoyu gönderdi. Yemen’in sularının askerileştirilmesi, Yemen’e bağlı İran silahlarını ele geçirmeye devam etti. Bu durum ABD Donanması’nın da dikkatini çekti. Abluka, çatışma boyunca insani krizin merkezinde yer aldı. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri de koalisyonlarının yirmi beş binden fazla hava saldırısı gerçekleştirdi. Amansız bir hava harekatına öncülük etti. Bu grevler on dokuz binden fazla sivil can kaybına neden oldu. 2021‘den 2022‘ye kadar Husiler, Suudi Arabistan ve BAE’YE yönelik bir dizi insansız hava aracı saldırısıyla karşılık verdi.